HPE Türkiye, uçtan buluta her şeyin bağlı olduğu, verilerle beslenen kurumlar için yeni fırsatların doğduğu ve yeni deneyimlerin ön plana çıktığı değişim çağında, “platform as a service” yaklaşımıyla teknolojiye ve kurumların dijital dönüşümüne destek oluyor.
HPE Türkiye’nin ve sektörün ilk 6 ayını değerlendiren HPE Türkiye Genel Müdürü Güngör Kaymak şunları söyledi:
“TÜBİSAD’ın yayınladığı 2020 Bilgi Ve İletişim Sektörü Pazar Verileri Ve Trendleri Raporu’na göre 2020 yılında toplam bilişim pazarı bir önceki yıla göre hemen hemen aynı seviyede kaldı. Pandemi döneminin başında gözlemlenen ekonomik duraklama daha sonraki aylarda hızlanan dijital dönüşüm projeleriyle dengelenerek, sektörün 2019 yılında gösterdiği performans seviyesini korumasını sağladı. Son altı aylık döneme baktığımız zaman HPE globalde açıkladığı birinci ve ikinci çeyrek raporlarında önceki dönemlere kıyasla büyümesini sürdürdü. HPE Türkiye olarak da lokal pazardaki teknolojik liderliğimizi güçlendirerek devam ettiriyoruz.”
HPE olarak dijitalleşme ve teknolojiye yaptıkları yatırımın yanı sıra sürdürülebilir bir gelecek için insanı ve çevreyi de odaklarına aldıklarını belirten Kaymak; “Dünya genelindeki kurumların, ekonomik büyümenin yaşadığımız gezegen ve toplum üzerindeki etkilerini dengelemede oynadıkları rol hiç bu kadar önemli olmamıştı. Günümüzde BT endüstrisi dünya sera gazı emisyonlarının yaklaşık yüzde 4’ünden sorumlu ki, bu oran havacılık endüstrisinin sorumlu olduğu emisyon oranının yaklaşık 1,5 puan üzerinde. Ayrıca endüstri her yıl 50 milyon tona yakın elektronik atık üretiyor ve bu miktar hızla artıyor. Biz de üzerimize düşenleri üç başlıkta topluyoruz: İlk olarak, şirketleri BT alanında "fazladan satın almaya" iten aşırı tedariki ortadan kaldırmayı amaçlıyoruz. İkincisi, kuruluşların mevcut BT varlıklarına tüm yaşam döngüsü boyunca bağlı kalmak zorunda olmamaları gerektiğini düşünüyoruz. Sırf bu yüzden bugün çoğu veri merkezinde tüketilen enerjinin yüzde 65'i işlerin yalnızca yüzde 7'sini yerine getirmek için kullanılıyor. Biz bu noktada kurumlara daha yeni ve enerji açısından daha verimli teknolojileri hızla devreye alabilme şansı tanıyoruz. Üçüncüsü, BT varlıklarını kullanım süresi sonunda geri alıyoruz ve dönüşümünü sağlıyoruz. Geri kazanım modeliyle son beş yılda müşterilerimize 1,6 milyar dolar civarında kaynak yarattık. 2020 yılında 3,1 milyon ünitenin üzerinde teknolojiyi işledik. 1,7 milyon adet sunucu, depolama ve ağ cihazları gibi veri merkezi öğesinin ve 2,1 milyon adet dizüstü bilgisayar, tablet, yazıcı gibi cihazın teknolojik dönüşümünü üstlendik. Bu ekipmanların yüzde 90'ına yakınını tekrar kullanılabilecek hale getirdik, diğerlerinin uygun bir şekilde geri dönüşümünü sağladık” dedi.
0 Yorumlar